Geçtiğimiz ay dizi ve film platformu Netflix’te rekor kıran The Queens Gambit adlı mini dizi, yayınlandığı tarihten itibaren ilk ay içinde 62 milyon izleyiciye ulaşarak rekor kırdı. Queens Gambit tüm zamanların en çok izlenen mini dizisi oldu.
Queen’s Gambit’ten etkilenen izleyiciler satranç öğrenmeye başladı. 1500 yıllık bir tarihe sahip olan satranç, tarihinde hiç bu kadar popüler olmamıştı. Dizi yayınlandıktan sonra satranç dergisi satışları %600 artarken, satranç takımı satışları ise %87 artış sağladı. Ebay ve Amazon gibi sitelerde satranç satışları tavan yaptı. Google’da ise dizi yayınlandıktan sonra Türkiye dahil bir çok ülkede en çok aranan kelimelerden biri satranç oldu.
Online satranç eğitimi ve oyun platformu olan chess.com ise dizi yayınlandıktan sonra her gün neredeyse yüzbinlerce yeni kullanıcı katıldığını ve sitenin her geçen gün kendi rekorunu kırdığını açıkladı.
Chess.com’dan Queen Gambit’e Jest
Dizinin ilgi duymasıyla birlikte siteye oluşan kullanıcı akını nedeniyle chess.com yöneticileri kullanıcılarına jest yaparak siteye yeni bir eklentiyle Beth Harmon’a karşı oynama seçeneğini sundu. Kullanıcılar bu eklenti sayesinde dizinin baş karakteri olan Beth Harmon’nın satranç oynamaya başladığı ilk halinden dünya şampiyonu olduğu yetişkin haline kadar seçerek hayali Beth’e karşı oyun oynayabiliyor.
Queen’s Gambit’in Konusu
Dizi yetimhanede yaşayan 9 yaşında ki Elizabeth Harmon’ın dünya şampiyonluğuna uzanan yolculuğunu anlatıyor. Her şey Beth’in yetimhanenin bodrum katında sürekli satranç oynayan hademeyi keşfetmesiyle başlıyor. Hademeden kendisine satranç öğretmesini isteyen Beth, gizli gizli yetimhane bodrumunda satranç oynayarak üst düzey bir oyuncu haline geliyor.
Evlat edinilmesiyle birlikte gizlice Kentucky Eyalet turnuvalarına katılıyor. Turnuvalarda daha çok küçük olmasına rağmen üst üste şampiyonluklar elde eden Beth Harmon, bir çok satranç dergisinin ve gazetenin kendisini keşfetmesini başarıyor.
Beth Harmon’nun yetimhaneden çıkarak yaşadığı zorluklara rağmen başarılar elde ederek ilerlemesi izlenmesi keyifli bir hal alıyor. Evde geçirdiğimiz bu sıkıcı günlerde izleyecek bir şey bulamayanlar için güzel bir öneri olan bu dizi gerçek bir hikaye olmasa da, hayatını satranca adamış ve satrancın aykırı adamı olarak bilinen Bobby Fischer’dan ilham alınarak yapıldığı biliniyor.